Ana içeriğe atla

Kayıtlar

gece çorbacısı etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Soğuk Havaya Karşı Bağışıklık Kalkanı

  Ayak Paça ve Kelle Paça Nedir? Kelle paça, hayvanın baş ve ayak kısmından yapılan, kolajen açısından zengin bir çorbadır. Osmanlı mutfağından günümüze taşınan bu yemek, özellikle kışın en çok tüketilen şifa kaynaklarından biridir. Ayak paça ise, sadece hayvanın ayak kısmından hazırlanır ve daha jelatinli, kıvamlı bir dokuya sahiptir. Kelle Paça Çorbasının Tarihçesi Kelle paça çorbası, Anadolu’da yüzyıllardır sabah kahvaltılarının ve kış sofralarının temelidir. Eski dönemlerde kasaplarda sabahın erken saatlerinde pişirilir, ustalar “paçacı” adıyla bilinir ve her şehirde kendine özgü bir tarif gelişmiştir. Bugün hala Türkiye’nin dört bir yanında, özellikle İzmir, Gaziantep, Erzurum ve İstanbul’da sabahları sıcak kelle paça içmek bir gelenek olarak sürüyor. Ayak Paçanın Geleneksel Yeri Ayak paça, halk arasında “kemik suyu çorbasının atası” olarak bilinir. Özellikle çocuklara, yaşlılara ve hastalara önerilen bu çorba, hem sindirimi kolaydır hem de vücudu hızla toparlar. Anadol...

Çorbanın Yanındaki O Şey Ne? Meğer Hayatımızı Kurtarıyormuş…

 "Çorbanın Yancısı: Garnitür Dediğin Ruhun Baharatıdır" “Garnitür dedikleri şey var ya... Hayatın özrü gibi bir şey. Ana yemeği getirdik ama seni unutmadık bak, yanına da bir şeyler koyduk... Hadi afiyet olsun.”  Giriş: Çorba içiyorsak yalnız değiliz Bir tabak çorbanın karşısında tek başınayken bile, kendini yalnız hissetmiyorsan... Muhtemelen yanında birileri vardır: limon, ekmek, biber, belki de bir dilim turşu... Hayır, şaka değil. İnsan yalnız çorba içemez. Bunu ancak çorbayı anlamayan biri yapar. Sofraya gelip de sadece “kelle paça alayım” diyen müşteri varsa, bilin ki o adam hayatta da yalnızdır. Çorbanın yancısı olur; çorbanın dostu, çorbanın ruh ikizi... İşte onlar garnitürdür.                                            “Geride sadece bir çorba değil, bir gece bırakıldı.”  Garnitür dediğin: Yalnızlığa karşı bir manifesto Mesela düşün... Mercimek çor...

Gece İşletmeciliğinin Avantajları ve Dezavantajları

 Gecenin sessizliğinde çalışan işletmelerin gözünden... Gün doğarken kepenk kapatan, güneş batarken ocağını yakan bir işletme modeli düşünün: Gece işletmeciliği. Özellikle yeme-içme sektöründe, çorbacılar, 24 saat açık büfeler ve gece kuryeleri için artık bu saatler, altın saatler. Peki bu sistemin gerçekten getirisi büyük mü, yoksa görünmeyen dertleri mi çok? İşte avantajlar ve dezavantajlar... ✅ Avantajlar 1. Rekabet Az, Talep Net Gündüz saatlerinde rakip çok ama gece herkes uykuda. Açık olan az sayıdaki mekan arasından kolayca fark edilirsiniz. Hele ki iyi çorba, hızlı servis ve temiz mekân varsa, gece halkı sizi bırakmaz. 2. Sadık ve Özgün Bir Müşteri Kitlesi Gece gelen müşteri ya açtır, ya dertlidir, ya da alışkındır. Bir geldiyse, tekrar gelir. Gündüz vakti "bakayım"cılar gezerken, gece gelen müşteri “yer”! 3. Daha Az Personel Masrafı İşletme küçüldükçe ekip de küçülür. Gece 2 kişiyle döner sistemler kurmak daha kolay olur. Bu da sabit giderleri ciddi azaltır. 4. Sessiz...